$

DOLAR

Turkish Lira/US Dollar41.9377
31 Eki · TCMB · TRY
Central Bank of the Republic of Turkey
Check: 31 Oct 2025 00:05 UTC
Latest change: 29 Oct 2025 22:04 UTC
API: CurrencyRate
Disclaimers. This plugin or website cannot guarantee the accuracy of the exchange rates displayed. You should confirm current rates before making any transactions that could be affected by changes in the exchange rates.
You can install this WP plugin on your website from the WordPress official website: Exchange Rates🚀

EURO

Turkish Lira/Euro48.702
31 Eki · TCMB · TRY
Central Bank of the Republic of Turkey
Check: 31 Oct 2025 00:05 UTC
Latest change: 29 Oct 2025 22:04 UTC
API: CurrencyRate
Disclaimers. This plugin or website cannot guarantee the accuracy of the exchange rates displayed. You should confirm current rates before making any transactions that could be affected by changes in the exchange rates.
You can install this WP plugin on your website from the WordPress official website: Exchange Rates🚀
Örme sanayicilerinden ‘Mısır’a gitmeyin’ çağrısı: Burada büyüdük burada üretelim

Örme sanayicilerinden ‘Mısır’a gitmeyin’ çağrısı: Burada büyüdük burada üretelim

Picture of Bahtiyar Bodur

Bahtiyar Bodur

Facebook
Twitter
WhatsApp

Hazır giyim sektörü, ‘Türkiye’de üretim pahalı, atölye bulamıyoruz.’ diyerek yurt dışına kayıyor. Hem küçük hem büyük işletmelerde büyük kriz kapıda. Üretim için devlet desteğinin zorunluluk olduğunu belirten sanayici, geçen haftalarda peş peşe talep sıraladı.

Son günlerde hazır giyim ve tekstil sektörü temsilcileri, üretimdeki krize dikkat çekiyor. Büyük marka sahipleri, devletin sektörü gözden çıkardığını, Türkiye’de üretimin pahalı olduğunu, yüksek işçilik maliyeti nedeniyle yatırımların Mısır’a kaydığını ifade ettiler.

Örme Sanayicileri Derneği ( ÖRSAD) Başkanı Fikri Kurt ise ‘atölye bulamıyoruz’ diyen iş insanlarını eleştirdi, “Burada büyüdük, burada üretmeye devam edelim.” çağrısı yaptı. Kurt, “Bu coğrafya, sanayi kabiliyetini korumak zorunda. Hükümet, sanayicinin, üretenin, istihdam ve ihracat yapanın yanında olmalı, güç ve moral vermeli.” diye konuştu.

2021 YILINA KADAR SEKTÖR BÜYÜDÜ

Sektördeki krizi Aydınlık’a değerlendiren ÖRSAD Başkanı ve İstanbul Sanayi Odası Tekstil Örme grubu temsilcisi Fikri Kurt, sektörün 2022 yılından itibaren daralmaya başladığını belirterek, şöyle konuştu: “Tekstil sektörü 2021 yılına kadar büyüdü, çok büyük kazançlar elde edildi ve çok büyük yatırımlar yapıldı. 2022 yılının haziran ayından sonra ise sürekli kırılma noktasına doğru gidiyoruz. Firmalarımız kapanıyor, iflas ediyor, kokordatoya müracaat ediyor.

“Son yıllarda bizi sanayiden uzak tutan ekonomi politikaları uygulanıyor gibi. Sanayi alarm veriyor ve her geçen yıl geçmişi arar duruma geliyoruz. Ümitlerimiz yok oluyor.”

Faizlerin yüksek, kurun baskı altında olduğunu, ihracatta ise maliyetlerin tutmadığını ifade eden Kurt, “Dünya ülkeleriyle rekabet edebilme gücümüzü kaybettik. Türkiye’deki siparişler yeterli derecede olmadığından markalı firmalarımız, Türkiye’de maliyet yüzde 40 daha pahalı olduğu için başka ülkelere kayıyor.” dedi.

HATA ÜSTÜNE HATA

“Hükümet bu konuyla ilgili eylem planı ortaya koyup önlem almalıydı.” diyen Fikri Kurt, iş dünyasının da başka ülkelerde çare aramasının doğru olmadığını belirtti. Kurt şöyle devam etti:

“Benim ülkemdeki markalı firma, Mısır’a gidiyorsa Avrupalı sanayici sana sipariş verir mi? İlk önce iş dünyası duyarlı olmalı. Başka ülkelere gidip çare arıyoruz. Yıllarca kendi ülkelerinin kaynaklarıyla büyüdüler, marka oldular, mağaza zincirlerini büyüttüler. Üretimi başka ülkeye kaydırmamalıyız, gitmemeliyiz. Gidersek bu kez ülke içindeki sanayici küçülmek zorunda kalacak. Hata üstüne hata yapıyoruz.”

ATÖLYELER NASIL YOK OLDU?

Kurt, küçük işletmelerin büyük lobiler tarafından yok edildiğini de anlattı, atölyelerin korunması çağrısı yaptı:

“Bazı markalar ‘atölye bulamayacak kadar zora girdik.’ diyorlar. Niye bulamıyorlar? Kendisi zamanında büyüdü, bu paraları buradaki üretimden kazandı. Atölye üzerinde baskı kurarsan, ödemesini nakit değil de 5 aylık çek senet olarak yaparsan olmaz. Adam, istihdam ettiği işçinin parasını aylık ödemiyor mu, ödüyor. Bu adam, elektriğini, sigortasını, maaşını peşin ödüyor. Sen ona 5 aylık çek verirsen bu adamın işi nasıl dönecek? Zengin lobiler, markalaşmamış lobiler, küçüklerin kanını emdiler. Atölye bulamazlar çünkü atölyeleri yok ettik, atölyelerin takatleri kalmadı. Üretim yapan insanları kayırmamız, korumamız lazım.

HEPİMİZ AYAKTA KALMALIYIZ

“Aile birliğini oluşturamayan bir ülke olduk. Ahlaki ve vicdan birliğini yitirmiş bir toplumdan uzaklaştık. Sadece parayı düşünen büyük zengin lobiler yarattık. Kendi kendimize kazık atan, tek taraflı büyümeye doğru giden bir toplum olduk. Hepimiz büyümeli, hepimiz ayakta kalmalıyız.

“Büyük markaların oluşumundan gurur duyarız ama eksiklerini de yanlışlarını da söylemeliyiz. Onurlu firmalarımız da ülkesinde mal yaptırdığı yerleri koruyup kollaması lazım, yaşatması lazım.”

NEDEN DOLAR NEDEN ABD PAMUĞU

Ucuz işçilik için büyük markaların Mısır’a gittiğini belirten ÖRSAD Başkanı, bunun Türk ekonomisini zayıflatacağına dikkat çekti, şöyle devam etti:

“Her şeyden önce bu ülkenin insanlarıyla büyüdün, buradaki insanlarla üretim yaptın. Maliyetin altında mal yaptırma. Sen de yaşa ama onu da yaşat. İş dünyasını duyarlı olmaya davet ediyorum.

“2021 yılında pamuk ipliğinin fiyatı 3 dolarken 6,40 dolara kadar çıkardılar. Ticarette dolar ve euro yüzünden faturalar kesildi. Bir sene sonra önlem alındı ama neden benim ülkemin faturaları dolarla olsun? Burada da yanlış yapıldı. 6,40 dolarlık hammadde şu anda 3 dolar ama müşterisi yok. Niye? Müşterimizi kaybettik. Çiftçinin tarlasındaki pamuğu almayıp da ABD pamuğunu Türkiye’de işleyip yurt dışına iplik olarak gönderirsen kazanır mı ülke?

MAKİNELER SANDIKTA

“Büyük markalar 10 yılda kazanılacak parayı 1 yılda kazandı. Vergi vermemek için yatırım yaptılar, Avrupa’dan makine siparişleri verdiler, 5 bin 600 örme makinesi geldi. İplik fabrikaları büyümeye gitti. Şimdi büyütülen fabrikalar kimin işine yaradı? Avrupalının. Makinelerin çoğu sandıkta bekliyor. Biz çalışıp Avrupa’yı besliyoruz.”

SANAYİCİYİ RAHATLATALIM

“Önlem de alınmıyor, duvara tosladık.” diyen Kurt, hükümetten beklentilerini ve çözüm önerilerini şöyle sıraladı:

“Vergi usul kanunu baskı altında tutuluyor. Sanayicilerin üzerine gidiliyor. Denetim ve kontrol olsun ama vergi usul kanunundaki oran yüzde 5 aşağı çekilmeli. Sanayiciyi rahatlatmamız lazım. Kredi alımıyla ilgili de sanayicinin önünün açılması lazım. Maalesef bankalar kredi vermiyor.

“Katı kurallar konulmalı. Çek yasasının da bir an önce yaptırım gücünün olması lazım.

“Tarımla uğraşan insanlarımızı koruyalım. Tekstil pamukla büyümüş, çiftçiyi, küçük işletmeyi mağdur ederek fabrika büyütmeyelim, ölçülü olalım.

DPT YENİDEN KURULMALI

“DPT yeniden aktif hale gelmeli. Kurallar doğru çalıştırılmalı. Haksız kazançlar korunmamalı. Ödemelerini doğru yapanları cezalandırmamalıyız.

“Sürdürülebilir adil bir üretim modeline ihtiyaç var. Sadece büyüme odaklı değil rekabet gücünü artıran, insan kaynaklarını etkin kullanan daha eşitlikçi, bölgesel farklılıkları azaltan, entegre bir anlayışla yapılanmaya gerek var.

“Türkiye’nin kalkınma yolculuğunda yalnızca ekonomik değil aynı zamanda toplumsal ve ahlaki temelleri önceleyen bütüncül bir yaklaşım sağlanmalı.

“Bu coğrafyada Türkiye sanayi kabiliyetini korumak zorunda. Hükümet sanayicinin, üretenin, istihdam ve ihracat yapanların yanında olmalı, güç ve moral vermeli.”

TEKSİF Başkanı Irgat: Ucuz emek için gidiyorlar

TEKSİF Genel Başkanı Nazmi Irgat, neo-liberal politikaların devleti yatırımdan çektiğini, ekonomide istikrar sağlamadığı gibi var olan ekonomiyi de bozduğunu belirtti.

TEKSİF Sendikasının Antalya’da düzenlediği eğitim seminerinde konuşan Irgat, tekstil sektöründeki sorunlara değindi, sistemim artık hiçbir sorunu çözmediğini söyledi.

Küreselleşmenin ucuz emek peşinde koştuğunu, serbest piyasa ekonomisinin ülkede işsizliği arttırdığını, sermayenin dünyayı serbest olarak dolaştığını ama işçi sınıfının kendi coğrafi sınırlarına hapsedildiğini belirtti. Bu ülkenin kaynaklarıyla sermaye edinen işveren kesiminin şimdi ucuz emek için yurt dışına gittiğini ifade eden Irgat, şöyle konuştu:

“Son iki yılda tekstilde 300 bin işçi işini kaybetti. Artık tekstil sektörünün sorunlarına çözüm için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor. Sektördeki tek problem işçilik maliyetleri olarak görülüyor, maliyetleri bahane ederek konkordato ilan eden işyerlerinin hepsinde sendikal örgütlenmenin olmadığını da görüyoruz.”

 

YAN SANAYİCİ DE YOK OLDU

Kurt, “Hazır giyimi ayakta tutmamız lazım. En çok istihdam tekstilde. Yan sanayici de yok oldu. Atölyeler birbirine bağlıdır. İlikçisi, düğmecisi, nakışçısı… Eğer onlardan biri kırılırsa senin dikiş atölyen işe yaramaz. Malın üzerinde ilik de düğme de olacak. Bunları yok ettik. Birbirimize zincirleme birbirimize zarar verdik. Şu anda ekonomi kan kaybediyor.” dedi.

 

Diğer haberler
0%