Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi’nin Sakarya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Erdoğan ve Adapazarı Belediye Başkan Adayı Ercan Başnuh seçim çalışmalarına devam ediyor. Pazar günü Balbalı Köyü, Kayalar Memduhiye ve Çamyolu Mahallesinde vatandaşla bir araya gelen başkan adayları projelerinden bahsedip artık değişimin şart olduğuna vurgu yaptılar. Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Erdoğan şunları söyledi;
“Sakarya’yı mandacı belediyeden kurtaracağız”
“Sakarya kaynakları itibariyle gelişime son derece açık, akılcı stratejiler ve vizyoner bir yönetimle hayal edilenin çok daha ötesine geçebilecek bir şehir. Ancak Sakarya uzun yıllardır şehri yönetenlerin zafiyeti ve beceriksizliği nedeniyle bırakın hayal edileni, bir arpa boyu mesafe kat edemedi. Bu şehirde sanayi var, turizm var, tarım ve hayvancılık potansiyeli var. Doğal kaynaklarımız son derece zengin. Bu potansiyeli ekonomik değere çevirecek akılcı yatırımlar ve projeler gerçekleştirilebilseydi Sakarya bugün değil Türkiye’nin, dünyanın parmakla gösterilen şehirlerinden biri olurdu. Ancak talihsizliğim odur ki, böyle bir vizyona ve kapasiteye sahip bir yönetim Sakarya’da hiç olmadı. En stratejik hamlesi vatandaşın vergileriyle manda satın alıp sütünü parasıyla vatandaşa satmak olan mandacı bir zihniyetten Sakarya’ya çağ atlatmasını beklemek hayalcilik olur tabii.
“Kaynaklar heba ediliyor”
Belediyelerin asli görevleri vardır. Bunlardan biri kaynakları yerinde ve verimli olarak kullanmaktır. Belediyeler hizmet alanlarında sosyal dengeleri korumakla mükelleftir aynı zamanda. Üreticiye ve esnafa rakip olacak, onların faaliyet alanlarını ve kazançlarını sınırlayacak faaliyetler sosyal dengeleri bozar, faydadan çok zarar getirir. Süt Evi, Bal Evi, Kabak Evi gibi işletmeler belediyelerin işi değildir. Faydasız ve zarar eden işletmelerdir. Kaynak israfıdır. İşletme olarak zarar etmenin ötesinde bu alanda faaliyet gösteren üretici ve esnafın ticareti açısından da zarara sebebiyet vermektedir.
“Sermaye kendinize ait olsa da bu yatırıma girer miydiniz?”
Sermayenin kaynağı siz değilseniz harcamak, heba etmek de mesele olmuyor tabii. Hizmet üretirken ve harcama yaparken bu kaynaklar üzerindeki hakkı ve hukuku gözetmek, fayda/maliyet dengesini kurmak zorundasınız. Bu noktada sormak lazım. Bu sermaye size ait olsa böyle zarar eden bir işletmeye yatırım yapar mıydınız? Ve zarar eden bu işletmenin faaliyetlerini sürdürmesine izin verir miydiniz? Tabii ki hayır. O halde milletin parasını israf etmek noktasında bu ısrar niye? Biz vatandaşa ucuz gıda temin etmek amacıyla bu işi yapıyoruz diyorsanız eğer, vatandaşın parasıyla vatandaşa iyilik yapılmaz. Sosyal belediyecilikle oturup kalkıyorsunuz. O halde ihtiyaç sahibi insanlara sütü parayla satmak yerine ücretsiz dağıtın. Niyetiniz gerçekten buysa eğer. İşin açık olan tarafı şu ki, artık bu mirasyedi zihniyetten Sakarya’yı kurtarma zamanı gelmiştir. Bu da halkımıza bizim sözümüz olsun. Sakarya’yı mandacı belediyeden kurtaracağız.”